2 Kasım 2011 Çarşamba

CONTAGION filminin galasına şans eseri nasıl girilir?

Contagion filmi Türkiye’de vizyona girene kadar sabredeceğim dedim, bu yazıyı yazmak için bekleyeceğim. Başlarda zorlandım biraz, sonradan unutuverdim. Geçmiş resimlere şöyle bir göz atarken fark ettim...Ben bunu nasıl atlamışım?

Eylül ayında İrem’in beni ziyarete gelişinin ilk gününde başımıza geldi bu hikaye... Gün boyu New York'u boydan boya yürüdüğümüz bir gündü... Akşam’a Broadway şovuna bilet almışız, 7:30'a kadar Lincoln Center civarlarında oyalanıyorduk. Saat 6:30 civarlarında Time Warner Center’ın önünde bir kalabalığa rastladık. ‘İrem burada kesin bir şeyler dönüyor’ dedim, gittim barikatların yanındaki güvenliğe sordum: Contagion filminin galası varmış meğer. Dedim 'bu işler şanstır, görürsek birini görürüz ama bu kalabalıkta beklemeye değmez'... Geçip gittik kalabalığı...
Time Warner Center
Jazz At Lincoln Center kapısı
Bu arada Contagion filmini biliyorsunuzdur. Film tam bir ünlü geçidi!  Oynayanlar tam kadrolu Hollywood’lular: Gwyneth Paltrow, Jude Law, Matt Damon, Marion Cotillard, Laurence Fishburn, Kate Winslet.. Fragmanı izlediğimde 'Amaaan yine ünlüleri doldurmuşlar, klişe Hollywood konusunu yazmışlar, film olmuş' deyip pek de ilgilenmemiştim.. 

Kalabalığı terkettikten sonra Lincoln Center'a doğru aylakça yürüdük. Geri dönüşte bir çığlıklar, bir kargaşa koptu. Baktık bir şeyler dönüyor o tarafta... Refleksten heralde, koşmaya başladık! Yetişememişiz, Matt Damon içeri girmiş... Tüh! Demiştim ya; Bu işler şans, denk gelirse gelir gelmezse boşveeer! 

Biz tekrar Jazz At Lincoln Center kapısı önüne vardığımızda kalabalık azalmış, biletli insanlar içeri alınmış, geri kalan garibanlar ünlü görmek için kapı önünde beklemedeydi. ‘Hadi bir 15 dakika bekleyelim’ dedik. İyi ki de beklemişiz ve iyiki o noktada durmuşuz. Bir anda bodyguard elinde kalmış biletleri dağıtmaya başlamaz mı? (insanların önceden para ile aldığı biletlerden kalanları).. Bir atılganlık geldi bize; ben bir bilet kapmışım, İrem bir bilet.. Olayın şokuyla bir süre bakıştık.. Tabi Premiere’e gelen insanların ne kadar şık olduğuna girmeyeceğim.. Biz üzerimizde yağmurdan yamulmuş bluzlarımız, turist ayakkabılarımızla durumumuza gülmeye başladık! Neyse... ‘Hadi gelin’ diyerek cennetin kapılarını bize doğru açan bir adam belirdi oracıkta. Olayın şokuyla kahkahayla karışık çığlık atmaya başladık.



Hani o bizim televizyonlarda izleyip dergilerden gördüğümüz kırmızı halı vardır ya, önümüzde o ve üzerinde ünlüler salına salına yürüyorlar... Bizse ağzımızın suyu akarak onlara bakıyoruz... Sağda bir kadıncağız elbisesinin dekolte kısmının içine yumuşak bir şeyler tıkmaya çalışıyor, asistanı yardım ediyor ona kırmızı halıya çıkmadan; Marion Cotillard! Karşıdan Michael Douglas geliyor.. Aman ne minik kalmış adamcağız hastalıktan sonra... Matt Damon saçları kazımış.. Dibimizde esmer bir kadın duruyor, diyorum İrem bu Matt'in karısı. Utanma kalmadan parmakla dibimdeki kadını gösteriyorum. Şoktayız hala çünkü... Davranışlarımızın ölçüsü yok! ‘Ay!’ diyorum ‘Ne basitçe bir kıyafetle gelmiş kız kırmızı halıya’, İrem fark ediyor o kız Olivia Munn... 


Malesef kargaşada doğru düzgün resim yakalayamadım. Bir Michael Amca'nın sırtı ve Marion Cotillard'ın uzaktan pozu dışında... Buyurun geceden size benim çekebildiklerim (!) ve başka kaynaklardan bulduğum profesyonel  fotoğraflar...





Olivia Munn
Michael Douglas
Gywenth Paltrow
Matt Damon & Luciana Barroso 

Sanırım Marion Cotillard'ın göğüslerinde fazladan dolgu olduğunu 
bilemezdik heralde gerçekten görmemiş olsak!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder